Timur Cihantimur’un neden olduğu trafik kazasında hayatını kaybeden Oğuz Murat Aci’nin babası, gelini Şükriye Aci’nin yüklü bir tazminat karşılığında davadan vazgeçmesini ağır sözlerle eleştirdi. Acılı baba, “Torunum büyüdüğünde, ‘Beni babamın kanıyla mı besledin?’ diye sorarsa ne cevap vereceksiniz?” dedi.
Türkiye’nin gündemine oturan kazada yeni bir gelişme yaşandı. Estetik doktoru Bülent Cihantimur ile yazar Eylem Tok’un oğlu Timur Cihantimur’un kullandığı lüks otomobil, yol kenarına çekilmiş bir ATV aracına çarpmış ve Oğuz Murat Aci hayatını kaybetmişti. Kazanın ardından 17 yaşındaki Timur Cihantimur, annesi tarafından yurt dışına kaçırılmıştı.
ANNESİYLE BİRLİKTE KAÇTI, TEPKİLER DİNMİYOR
Kazanın hemen ardından Timur Cihantimur, annesi Eylem Tok tarafından önce Mısır’a ardından Amerika Birleşik Devletleri’ne götürüldü. Türkiye’de haklarında açılan davada süreci takip eden kamuoyu, adaletin sağlanmasını beklerken Aci ailesinden gelen haber dikkat çekti.
Oğuz Murat Aci’nin eşi Şükriye Aci ile kazada yaralanan diğer müştekilerin, “maddi ve manevi zararlarının giderildiği” gerekçesiyle şikayetlerinden vazgeçmeleri kamuoyunda büyük tepki topladı. Şükriye Aci’nin yüklü miktarda tazminat aldığı öne sürüldü.
ACI BABA GELİNİNE TEPKİ GÖSTERDİ
Ekol TV’de bir sabah programına konuk olan Oğuz Murat Aci’nin babası, gelini Şükriye Aci’ye yönelik ağır eleştirilerde bulundu. 30 yıllık evladını kaybetmenin acısını yaşadığını belirten baba Aci, “Şükriye Hanım sadece 3 yıllık eşiydi, ben ise bir ömrü oğlumla geçirdim” ifadelerini kullandı.
Baba Aci konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Benim oğlumun 10 milyona yakın mal varlığı vardı. Havuzlu villada yaşıyordu, şimdi bu tazminat ona yetmedi mi? Yazıklar olsun. Torunum büyüdüğünde, ‘Bu para nereden geldi? Babamın kanıyla mı besledin beni?’ diye sorduğunda ne cevap verecek? Bu dava burada kapanmayacak.”
KAMUOYU TEPKİLİ: ADALET TİCARET KONUSU OLMAMALI
Kazayla ilgili dava süreci devam ederken, tazminat karşılığında şikayetlerin geri çekilmesi kamuoyunun adalet duygusunu zedeledi. Özellikle sosyal medyada geniş yankı uyandıran olayda, “Parayla adalet satın alınamaz” yorumları yapıldı.
MAGAZİN
15 Ekim 2025GÜNDEM
15 Ekim 2025MEDYA
15 Ekim 2025DÜNYA
15 Ekim 2025MAGAZİN
15 Ekim 2025DÜNYA
15 Ekim 2025DÜNYA
15 Ekim 2025HASTANEDE DEHŞET: HEMŞİRENİN HASTASINA İĞNEYLE MÜDAHALESİ CAN ALDI
YASA DIŞI BAHİS VE DOLANDIRICILIK OPERASYONU: 274 ŞÜPHELİ GÖZALTINDA
SANATÇI SENDİKALARINDAN OPERASYONA SERT TEPKİ: “GEÇERLİ BİR NEDEN YOK, SANATA MÜDAHALE KABUL EDİLEMEZ”Son günlerde bazı belediyelere ve kültür-sanat kurumlarına yönelik gerçekleştirilen operasyonlar, sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Türkiye genelinde birçok sanatçı birliği ve sendika, yapılan gözaltı ve baskınlara karşı ortak bir açıklama yayımlayarak sert tepki gösterdi. Sanatçı örgütleri açıklamalarında, bu operasyonların sanatın özgürlüğünü tehdit ettiğini ve hiçbir geçerli hukuki ya da idari dayanağının bulunmadığını vurguladı. “Sanat kurumlarına yönelik keyfi müdahaleler, demokratik değerlere ve kültürel üretim özgürlüğüne zarar veriyor.” ifadelerine yer verildi. Sendikalar, “Kültür ve sanat alanı siyaset üstü bir alandır. Sanatçıları suçlu gibi göstermek, ifade ve üretim özgürlüğüne doğrudan saldırıdır.” diyerek tepki gösterdi. Açıklamada ayrıca, bu tür operasyonların sanatçılar arasında korku iklimi oluşturma amacı taşıdığı ve kültürel çeşitliliği zedelediği belirtildi. Sanat camiasından da güçlü destek mesajları geldi. Birçok oyuncu, müzisyen, tiyatro sanatçısı ve yönetmen sosyal medya üzerinden “#SanataDokunma”, “#ÖzgürSanat” ve “#SanatHürdür” etiketleriyle dayanışma çağrısı yaptı. Sanatçı sendikaları, hükümet ve yargı organlarına çağrıda bulunarak, sanat kurumlarının bağımsızlığının korunmasını ve kültür üreticilerinin hedef gösterilmemesini talep etti. “Sanat, toplumun vicdanıdır; hiçbir siyasi baskı bu gerçeği değiştiremez.” ifadeleriyle açıklama sonlandırıldı.
ALİ KOÇ’TAN SÜRPRİZ ZİYARET: SİLİVRİ’DE ATİLLA CİNER’İ GÖRDÜ