Gaziantep’te, yoğun bakım servisinde tedavi gören bir hasta ile hemşire arasında çıkan tartışmanın ardından korkunç bir iddia gündeme geldi. İddialara göre, hastanın hemşireye tükürmesi üzerine sinirlenen sağlık personeli, doktor talimatı olmadan başka bir hastaya ait kas gevşetici ilacı, tartışma yaşanan kişiye enjekte etti. Kısa süre sonra hasta fenalaşarak yaşamını yitirdi.
Olay, o anlarda görev yapan hasta bakıcı tanıklarının ifadesiyle daha da ürkütücü bir hâl aldı. Tanık, hemşirenin “Ben sana ne yapacağımı bilirim şimdi” diyerek ilacı hastaya uygulaması için bir başka personele talimat verdiğini söyledi. İlacın enjekte edilmesinden birkaç dakika sonra hastanın durumu hızla kötüleşti; müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Ailenin şikâyeti üzerine başlatılan soruşturmada, Adlî Tıp Kurumu’ndaki otopsi raporu ilacın doğrudan ölümle ilişkili olduğunu belirtti. Bu raporun ardından görevli hemşireler göz altına alındı ve olay Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşındı. Duruşma süreci, ölümün enjekte edilen ilaçtan kaynaklanıp kaynaklanmadığını belirlemek üzere ileri tarihe ertelendi.
Ölen kişinin, geçmişte geçirdiği bir trafik kazası nedeniyle dizinden yaralı olduğu, ancak genel sağlık durumunun kritik olmayan düzeyde olduğu belirtildi. Ailesi, sadece diz problemi nedeniyle hastaneye kaldırılan kişinin neden yoğun bakımda ilaçla müdahaleye maruz bırakıldığını sormakta.
Bu olay, sağlık çalışanlarının görev sınırlarına dair etik soruları yeniden gündeme getirdi. Hastaya ilaç uygulamasının mutlaka doktor talimatıyla ve uygun koşullarda yapılması gerekirken, iddiaya göre kuralsız ve ölçüsüz müdahale ölümle sonuçlandı.
Gelişmeleri yakından izleyelim; hukuki süreç ve resmi açıklamalar ilerleyen günlerde daha netleşecek.
MAGAZİN
14 Ekim 2025GÜNDEM
14 Ekim 2025MEDYA
14 Ekim 2025DÜNYA
14 Ekim 2025MAGAZİN
14 Ekim 2025DÜNYA
14 Ekim 2025DÜNYA
14 Ekim 2025HASTANEDE DEHŞET: HEMŞİRENİN HASTASINA İĞNEYLE MÜDAHALESİ CAN ALDI
YASA DIŞI BAHİS VE DOLANDIRICILIK OPERASYONU: 274 ŞÜPHELİ GÖZALTINDA
SANATÇI SENDİKALARINDAN OPERASYONA SERT TEPKİ: “GEÇERLİ BİR NEDEN YOK, SANATA MÜDAHALE KABUL EDİLEMEZ”Son günlerde bazı belediyelere ve kültür-sanat kurumlarına yönelik gerçekleştirilen operasyonlar, sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Türkiye genelinde birçok sanatçı birliği ve sendika, yapılan gözaltı ve baskınlara karşı ortak bir açıklama yayımlayarak sert tepki gösterdi. Sanatçı örgütleri açıklamalarında, bu operasyonların sanatın özgürlüğünü tehdit ettiğini ve hiçbir geçerli hukuki ya da idari dayanağının bulunmadığını vurguladı. “Sanat kurumlarına yönelik keyfi müdahaleler, demokratik değerlere ve kültürel üretim özgürlüğüne zarar veriyor.” ifadelerine yer verildi. Sendikalar, “Kültür ve sanat alanı siyaset üstü bir alandır. Sanatçıları suçlu gibi göstermek, ifade ve üretim özgürlüğüne doğrudan saldırıdır.” diyerek tepki gösterdi. Açıklamada ayrıca, bu tür operasyonların sanatçılar arasında korku iklimi oluşturma amacı taşıdığı ve kültürel çeşitliliği zedelediği belirtildi. Sanat camiasından da güçlü destek mesajları geldi. Birçok oyuncu, müzisyen, tiyatro sanatçısı ve yönetmen sosyal medya üzerinden “#SanataDokunma”, “#ÖzgürSanat” ve “#SanatHürdür” etiketleriyle dayanışma çağrısı yaptı. Sanatçı sendikaları, hükümet ve yargı organlarına çağrıda bulunarak, sanat kurumlarının bağımsızlığının korunmasını ve kültür üreticilerinin hedef gösterilmemesini talep etti. “Sanat, toplumun vicdanıdır; hiçbir siyasi baskı bu gerçeği değiştiremez.” ifadeleriyle açıklama sonlandırıldı.
ALİ KOÇ’TAN SÜRPRİZ ZİYARET: SİLİVRİ’DE ATİLLA CİNER’İ GÖRDÜ