Suriye’deki Baas rejiminin çöküşüyle birlikte, Devlet Başkanı Beşar Esad’ın ülkesini terk ederken yanına aldığı iddia edilen 135 milyar dolar uluslararası arenada büyük yankı uyandırdı. Bu gelişme, Suriye’nin yıllardır süren ekonomik krizini ve halkın karşı karşıya olduğu yoksulluğu yeniden gündeme taşıdı.
Suriye’de 61 yıldır hüküm süren Baas rejimi, muhalif güçlerin zaferiyle sona erdi. Esad yönetiminin düşmesiyle birlikte, rejim içerisindeki İran destekli ve Rusya yanlısı gruplar arasında ciddi çatışmalar yaşandı. Bu çatışmalar, rejimin çöküş sürecini hızlandırdı.
Esad yönetimi, iç çekişmelerin yanı sıra, Halep’in düşmesi ve muhalif güçlerin Şam’a ilerlemesiyle büyük bir darbe aldı. Rejimin üst düzey komutanlarından 273 kişinin infaz edildiği bildirildi. Bu durum, rejimin içten zayıflamasına ve muhaliflerin zafer kazanmasına zemin hazırladı.
Beşar Esad’ın ülkeyi terk ederken yanına aldığı iddia edilen 135 milyar dolar, Suriye’nin ekonomik krizini daha da derinleştirdi. Uluslararası toplum, bu servetin Suriye halkına ait olduğunu belirterek, Esad’ın bu eylemini sert bir şekilde kınadı.
Esad’ın götürdüğü servet, sadece Suriye içinde değil, küresel düzeyde de tepkiye yol açtı. Uzmanlar, bu miktarın ülkenin yeniden inşasında kritik bir rol oynayabileceğini vurguladı. Ancak, servetin Esad ailesinin kontrolünde olması, bu kaynakların halkın yararına kullanılmasını engelliyor.
Baas rejiminin çöküşü, Suriye için yeni bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor. Ancak ülkenin yeniden inşası ve istikrarın sağlanması, hem uluslararası destek hem de Suriye halkının birlik içinde hareket etmesiyle mümkün olacak.
Kaynak: https://www.ensonhaber.com/
MAGAZİN
26 gün önceGÜNDEM
30 gün önceMEDYA
30 gün önceDÜNYA
30 gün önceMAGAZİN
30 gün önceDÜNYA
30 gün önceDÜNYA
30 gün önce