Menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı eylemlerine destek verdiği iddiasıyla tutuklanmasının ardından aylar sonra ilk kez hakim karşısına çıktı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Barım hakkında “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçlamasıyla 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Barım, 24 Ocak’ta gözaltına alınmış, 27 Ocak’ta ise tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderilmişti. Hazırlanan iddianamede, Barım’ın Gezi eylemleri sürecinde sanatçıları organize ettiği, medya aracılığıyla kamuoyunu yönlendirdiği ve protestoları desteklediği öne sürüldü. Ayrıca, telefon kayıtları üzerinden Gezi Davası’nda yargılanan bazı isimlerle irtibat kurduğu da iddia edildi.
Duruşmaya çok sayıda sanatçı dostu destek için katıldı. Serenay Sarıkaya, Bergüzar Korel, Halit Ergenç ve Hande Erçel gibi isimler, Çağlayan Adliyesi’nde Barım’a moral verdi.
Avukatları, Barım’ın sağlık durumunun cezaevi koşullarında yaşamını riske attığını vurguladı. 2 Temmuz 2025 tarihli sağlık raporunda kalp ritim bozukluğu, kapak yetmezliği, ilerleyen beyin anevrizması ve ani ölüm riski bulunduğu ifade edilmesine rağmen bugüne kadar yapılan tüm tahliye başvuruları reddedildi.
Ayşe Barım, bugün yapılan duruşmada savunmasını yapıyor. Mahkemenin, hem sağlık durumu hem de dosya kapsamındaki delilleri değerlendirerek karar vermesi bekleniyor.
MAGAZİN
14 Ekim 2025GÜNDEM
14 Ekim 2025MEDYA
14 Ekim 2025DÜNYA
14 Ekim 2025MAGAZİN
14 Ekim 2025DÜNYA
14 Ekim 2025DÜNYA
14 Ekim 2025HASTANEDE DEHŞET: HEMŞİRENİN HASTASINA İĞNEYLE MÜDAHALESİ CAN ALDI
YASA DIŞI BAHİS VE DOLANDIRICILIK OPERASYONU: 274 ŞÜPHELİ GÖZALTINDA
SANATÇI SENDİKALARINDAN OPERASYONA SERT TEPKİ: “GEÇERLİ BİR NEDEN YOK, SANATA MÜDAHALE KABUL EDİLEMEZ”Son günlerde bazı belediyelere ve kültür-sanat kurumlarına yönelik gerçekleştirilen operasyonlar, sanat dünyasında büyük yankı uyandırdı. Türkiye genelinde birçok sanatçı birliği ve sendika, yapılan gözaltı ve baskınlara karşı ortak bir açıklama yayımlayarak sert tepki gösterdi. Sanatçı örgütleri açıklamalarında, bu operasyonların sanatın özgürlüğünü tehdit ettiğini ve hiçbir geçerli hukuki ya da idari dayanağının bulunmadığını vurguladı. “Sanat kurumlarına yönelik keyfi müdahaleler, demokratik değerlere ve kültürel üretim özgürlüğüne zarar veriyor.” ifadelerine yer verildi. Sendikalar, “Kültür ve sanat alanı siyaset üstü bir alandır. Sanatçıları suçlu gibi göstermek, ifade ve üretim özgürlüğüne doğrudan saldırıdır.” diyerek tepki gösterdi. Açıklamada ayrıca, bu tür operasyonların sanatçılar arasında korku iklimi oluşturma amacı taşıdığı ve kültürel çeşitliliği zedelediği belirtildi. Sanat camiasından da güçlü destek mesajları geldi. Birçok oyuncu, müzisyen, tiyatro sanatçısı ve yönetmen sosyal medya üzerinden “#SanataDokunma”, “#ÖzgürSanat” ve “#SanatHürdür” etiketleriyle dayanışma çağrısı yaptı. Sanatçı sendikaları, hükümet ve yargı organlarına çağrıda bulunarak, sanat kurumlarının bağımsızlığının korunmasını ve kültür üreticilerinin hedef gösterilmemesini talep etti. “Sanat, toplumun vicdanıdır; hiçbir siyasi baskı bu gerçeği değiştiremez.” ifadeleriyle açıklama sonlandırıldı.
ALİ KOÇ’TAN SÜRPRİZ ZİYARET: SİLİVRİ’DE ATİLLA CİNER’İ GÖRDÜ