CHP İçinde “Mutlak Butlan” Tartışmasında Barış Çağrısı

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Cumhuriyet Halk Partisi’nin eski genel başkanlarından Hikmet Çetin, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada kullandığı “mutlak butlan” ifadesi nedeniyle CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu telefonla arayarak özür diledi. Siyasi kulislerde geniş yankı uyandıran bu görüşme, parti içindeki tartışmalara yeni bir boyut kazandırdı.

Hikmet Çetin, son dönemde gündeme gelen “kurultay davası” süreciyle ilgili konuşurken “mutlak butlan” kavramını kullanmış, bu ifade kamuoyunda farklı şekillerde yorumlanmıştı. Çetin, sözlerinin yanlış anlaşıldığını ve asıl maksadının bu olmadığını belirterek, Kılıçdaroğlu’na olan saygısını vurguladı.

Eski genel başkan, telefon görüşmesinde Kılıçdaroğlu’na, “Sözlerim yanlış anlaşıldı, kesinlikle sizi hedef almak istemedim. Yanlış bir algıya yol açtıysam özür dilerim” ifadelerini kullandı.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Hikmet Çetin’in bu özrünü olgunlukla karşıladığı ve parti içi birlikteliğin önemine dikkat çektiği öğrenildi. Görüşmede ayrıca Türkiye’nin içinde bulunduğu kritik süreçte CHP’nin toplumsal sorumluluklarının altı çizildi.

Son dönemde CHP içinde “kurultay davası” ve parti içi demokrasi tartışmaları sıkça gündeme geliyor. Hikmet Çetin’in kullandığı “mutlak butlan” ifadesi, hukuki açıdan bir kararın geçersizliği anlamına gelirken, siyasette farklı anlamlara çekilmişti. Bu durumun yanlış anlaşılmaya yol açması üzerine Çetin’in Kılıçdaroğlu’nu arayarak özür dilemesi, parti içinde tansiyonu düşüren bir adım olarak yorumlandı.

Hikmet Çetin’in bu hamlesi, CHP’de parti içi huzurun sağlanması ve farklı kanatların ortak bir zeminde buluşması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Siyaset çevrelerinde bu özrün, parti içinde “normalleşme” sürecine katkı sunabileceği görüşü hakim.

Hikmet Çetin’in Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik özür telefonu, CHP’de son dönemde yaşanan tartışmalara “dostane” bir yaklaşım kazandırdı. Bu gelişme, hem parti içinde diyalog kanallarının açık tutulması hem de toplumsal muhalefetin güçlenmesi açısından dikkat çekici bir adım oldu.