23 Aralık 2025 Salı
WhatsApp kullanıcılarını yakından ilgilendiren ciddi bir siber güvenlik tehdidi gündemde. Son dönemde hızla yayılan ve “GhostPairing” olarak adlandırılan yeni saldırı yöntemi, kullanıcıların hesaplarını farkında olmadan ele geçirmeyi amaçlıyor. Uzmanlara göre bu yöntemle saldırganlar, kullanıcıların WhatsApp hesaplarına sanki kendi cihazlarıymış gibi erişim sağlayabiliyor ve özel mesajlardan paylaşılan fotoğraflara kadar birçok veriye ulaşabiliyor.
GhostPairing saldırılarında en büyük risk, kullanıcıların bu durumu çoğu zaman geç fark etmesi. Saldırganlar, genellikle sahte bağlantılar, yanıltıcı bildirimler veya güvenli olmayan internet ağları üzerinden kullanıcıları tuzağa düşürüyor. Özellikle halka açık Wi-Fi ağlarına bağlanan kişiler, bu tür saldırılar karşısında daha savunmasız hale geliyor. Hesaplara izinsiz erişim sağlanmasıyla birlikte mesajlaşmalar, medya dosyaları ve hatta konum bilgileri üçüncü kişilerin eline geçebiliyor.
Siber güvenlik uzmanları, bu tür tehditlere karşı kullanıcıların bireysel önlemler almasının artık bir zorunluluk haline geldiğini vurguluyor. WhatsApp uygulamasının güncel tutulması, iki adımlı doğrulama özelliğinin mutlaka aktif edilmesi ve bilinmeyen bağlantılara tıklanmaması en temel güvenlik adımları arasında gösteriliyor. Ayrıca kullanıcıların, hesaplarında olağan dışı bir durum fark etmeleri halinde hızlıca güvenlik ayarlarını kontrol etmeleri ve gerekli önlemleri almaları öneriliyor.
Teknoloji dünyasında yankı uyandıran GhostPairing saldırıları, dijital güvenliğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Kişisel verilerin korunmasının sadece uygulama geliştiricilerine değil, aynı zamanda kullanıcılara da büyük sorumluluk yüklediği bu süreçte, bilinçli kullanım her zamankinden daha fazla önem taşıyor. Uzmanlar, önümüzdeki dönemde benzer saldırıların artabileceği uyarısında bulunarak kullanıcıları dikkatli olmaya çağırıyor.
Ünlü sanatçı Özcan Deniz ile eşi Samar Dadgar, sosyal medya hesaplarından paylaştıkları yeni fotoğraflarla magazin gündeminin merkezine yerleşti. Birlikteliklerini yansıtan romantik kareler kısa sürede binlerce beğeni alırken, takipçilerden gelen yorumlar çiftin uyumuna ve mutluluğuna dikkat çekti. Samimi ve doğal anların yer aldığı paylaşımlar, Özcan Deniz ve Samar Dadgar’ın ilişkilerindeki sıcaklığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Paylaşılan fotoğraflarda çiftin birbirine olan sevgisi net bir şekilde hissedilirken, pozlardaki içtenlik sosyal medya kullanıcıları tarafından büyük ilgiyle karşılandı. Özellikle gülümseyen yüzler, sarmaş dolaş kareler ve sade şıklık, hayranlar tarafından “gerçek aşk”, “çok yakışıyorsunuz” ve “mutluluğunuz daim olsun” gibi yorumlarla desteklendi. Magazin dünyasında sık sık konuşulan ünlü çift, bu kez aşk dolu kareleriyle adından söz ettirdi.
Özcan Deniz ve Samar Dadgar’ın sosyal medyada paylaştığı bu pozlar, kısa sürede magazin sayfalarında geniş yer buldu. Çiftin doğal halleri ve abartıdan uzak paylaşımları, takipçiler tarafından samimiyetin en güzel örneklerinden biri olarak değerlendirildi. Stil detayları ve estetik görüntüleriyle de dikkat çeken kareler, sosyal medya trendleri arasına girdi.
Ünlü çiftin paylaşımlarının önümüzdeki günlerde de ilgi görmeye devam etmesi beklenirken, bu romantik pozlar magazin dünyasında uzun süre konuşulacak gibi görünüyor. Özcan Deniz ve Samar Dadgar, aşklarını gözler önüne seren paylaşımlarıyla bir kez daha gündeme damga vurdu.
Türk futbolunun en büyük rekabetlerinden biri olan Fenerbahçe-Beşiktaş derbisi öncesinde heyecan giderek artıyor. Türkiye Kupası’nda karşı karşıya gelecek iki ezeli rakip, hem gruptaki dengeleri değiştirecek hem de taraftarlarına prestij mücadelesi sunacak bir karşılaşmaya hazırlanıyor. Kadıköy’de oynanacak mücadele öncesi teknik ekiplerin planları, muhtemel 11’ler ve eksik oyuncular derbinin kaderini belirleyecek en önemli unsurlar arasında yer alıyor.
Fenerbahçe cephesinde sakatlık ve cezalar nedeniyle geniş bir eksik listesi bulunuyor. Sarı lacivertli ekipte bazı as oyuncuların forma giyemeyecek olması, teknik heyeti farklı kadro ve diziliş arayışlarına yöneltti. Buna rağmen Fenerbahçe’nin sahaya çıkması beklenen kadrosunda genç ve dinamik isimlerle birlikte tecrübeli yıldızların harmanlandığı bir yapı öne çıkıyor. Orta sahada oyunun temposunu belirleyecek oyunculara önemli görev düşerken, hücum hattında hızlı ve etkili isimlerle Beşiktaş savunmasının zorlanması hedefleniyor. Taraftar desteğini de arkasına alacak olan Fenerbahçe, eksiklerine rağmen sahadan galibiyetle ayrılmak istiyor.
Beşiktaş tarafında ise daha dengeli bir kadro yapısı dikkat çekiyor. Siyah beyazlı ekipte de bazı önemli eksikler bulunmasına rağmen, teknik heyetin ideal kadroya yakın bir 11 ile sahaya çıkması bekleniyor. Beşiktaş’ın özellikle orta saha ve hücum hattında fizik gücü yüksek, pres yapabilen oyuncularla Fenerbahçe’nin oyun kurmasını bozmayı planladığı ifade ediliyor. Kanat organizasyonları ve hızlı hücumlarla gol arayacak olan siyah beyazlılar, deplasmanda oynanacak bu kritik maçtan avantajlı bir skorla ayrılmayı hedefliyor.
Derbi öncesinde muhtemel 11’ler kadar maçın atmosferi ve psikolojik boyutu da büyük önem taşıyor. İki takım arasındaki rekabet geçmişte birçok unutulmaz mücadeleye sahne olurken, bu karşılaşmanın da yüksek tempolu, sert ve bol pozisyonlu geçmesi bekleniyor. Teknik direktörlerin maç içindeki hamleleri, kulübede bekleyen oyuncuların performansı ve oyunun kırılma anlarında yapılan tercihler sonucu doğrudan etkileyecek.
Kadıköy’de oynanacak bu dev mücadele sadece üç puan ya da gruptaki sıralama açısından değil, sezonun geri kalanında oluşacak moral ve motivasyon açısından da büyük önem taşıyor. Taraftarlar nefeslerini tutmuş durumda, gözler sahaya çıkacak ilk 11’lerde ve derbinin ilk düdüğünde olacak. Futbolseverler, bir kez daha Fenerbahçe-Beşiktaş rekabetinin yarattığı yüksek tansiyona tanıklık etmeye hazırlanıyor.
Son dönemde konut sahipleri ve kiracılar arasında tartışma konusu haline gelen fahiş aidat ücretleri ile ilgili harekete geçildi ve bu konudaki tepkiler kamuoyunda geniş yankı buldu. Özellikle büyük sitelerde ve toplu konut projelerinde aidat bedellerinin artması, vatandaşların gündemindeki en önemli ekonomik sorunlardan biri haline geldi. Artan yaşam maliyetleriyle birlikte yükü daha da büyüyen aidat ücretlerine karşı tüketici örgütleri ve ilgili kamu kurumları, konuyu yakından takip ettiklerini açıklayarak gerekli çalışmaları başlattı. Bu gelişme, yüksek aidat taleplerinin hukuki sınırlar içinde değerlendirilmesi ve tüketicilerin korunması adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.
Konut sakinleri uzun süredir aidatların gerekçeleri ve bu bedellere yapılan zamların açıklanması konusunda taleplerde bulunuyordu. Aidatların, ortak alan bakımı, güvenlik, temizlik, bahçe ve teknik hizmetler gibi giderlere katkı sağlamak amacıyla toplandığı biliniyor ancak son dönemdeki artış oranlarının, bölgesel ekonomik şartların çok üzerinde olması eleştiri konusu oldu. Bu durum, hak arama süreçlerinin başlamasını ve tüketici örgütlerinin daha aktif rol almasını beraberinde getirdi. Gerek muhataplarıyla yapılan toplantılarda gerekse yurttaşlardan gelen şikayetlerde, aidatların daha şeffaf ve makul seviyelerde tutulması gerektiği vurgulandı.
Yetkililer, yüksek aidat uygulamalarının hem ekonomik hem de sosyal açıdan konut sahipleri üzerinde baskı oluşturduğunu belirtirken, konuyla ilgili düzenleyici kurumların ve hukuki mercilerin de devreye girdiğini duyurdu. Bu süreçte ilgili kamu kurumlarının denetim ve incelemeleri artıracağı, hukuka aykırı bulunduğu takdirde gerekli yaptırımların uygulanacağı ifade edildi. Ayrıca tüketici dernekleri ve meslek birlikleri, konut yönetimlerinin hesap verebilir olması ve aidatların ayrıntılı şekilde açıklanması konusunda çalışmalar yürütüyor.
Konut sakinleri arasındaki memnuniyetsizlik, sosyal medya platformlarında ve yerel haber kanallarında pek çok paylaşım ve tartışmaya konu olurken, aidatların orta ve uzun vadede nasıl bir seyre sahip olacağı merak konusu olarak gündemde yer alıyor. Beklentiler, hem hukuki düzenlemelerin hem de denetim mekanizmalarının daha etkin hale getirilmesi yönünde yoğunlaşıyor. Tüketiciler, bu alanda atılacak somut adımların yaşam maliyetlerine olumlu yansımasını umuyor.
Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, uyuşturucu ticaretine yönelik yürüttükleri çalışmalar kapsamında bu kez dikkat çeken bir operasyon gerçekleştirdi. İstanbul’daki bir kütüphaneye yapılan baskında, bölgede faaliyet gösteren ünlü bir işletmenin müdürü Yaşar Koz gözaltına alındı. Polis ekipleri, uzun süren teknik ve fiziki takibin ardından organize bir şekilde planladıkları operasyonda şüpheliyi kıskıvrak yakalayarak emniyete götürdü. Baskın sırasında kütüphanede bulunan bazı kişilerin de ifadelerine başvurulduğu ve arama yapılan alanda detaylı inceleme yapıldığı öğrenildi.
Yaşar Koz’un gözaltına alınmasının ardından olay hakkında soruşturmanın derinleştirildiği ve narkotik birimlerinin elde ettikleri deliller ışığında geniş çaplı bir çalışma yürüttüğü bildirildi. Operasyonun, özellikle gençlerin sıkça vakit geçirdiği bir mekânda gerçekleştirilmesi nedeniyle kamuoyunda büyük yankı uyandırdığı ifade ediliyor. Emniyet kaynaklarından edinilen bilgiler doğrultusunda, operasyon kapsamında ele geçirilen maddeler ve dokümanların incelenmesinin sürdüğü, zanlının ifadesinin alınmasının ardından adli makamlara sevk edileceği belirtildi.
Kamuoyunun yakından takip ettiği bu gelişme, sosyal medya platformlarında ve haber sitelerinde geniş yer bulurken, vatandaşlar farklı yorumlarda bulundu. Bir kesim olayın önemli bir narkotik operasyonu olduğunu dile getirirken, bazı kullanıcılar ise mekanın bir kütüphane olması nedeniyle şaşkınlık yaşadıklarını ifade etti. Bu durum, uyuşturucu ile mücadelede mekan fark etmeksizin operasyonların devam ettiğini bir kez daha göstermiş oldu.
Soruşturma kapsamında Yaşar Koz’un geçmişteki faaliyetlerinin ve bağlantılarının da incelendiği, ilgili emniyet birimlerinin soruşturmayı genişletmeyi planladığı öğrenildi. Operasyonun önümüzdeki günlerde başka gözaltı ya da gelişmelerle devam edebileceği ve konunun hukuk mercilerince yakından takip edildiği kaydedildi. Bu arada, kütüphane ortamındaki aramaların detaylı şekilde yapılması ve olay yerinde bulunan görgü tanıklarının beyanlarının alınmasının soruşturmanın seyrini belirlemede önemli rol oynadığı belirtildi.